Sayfalar

5 Eylül 2014 Cuma

İki Çocuklu Hayat (İç Döküş)

Üç aydır evde 'iki çocukla' günlerimiz geçiyor, bir şekilde yuvarlanıp gidiyoruz. Arada karışan çığlıkları, birine 'sus' diğerine 'uyu' telkinlerini zorluk sanıyordum. Meğer iki çocuğun zorluğu evden uzaklaştığında hatta evden çıkmaya karar verdiğinde başlarmış! Bugün Duru'nun çığlıkları eşimle bende de düşünce balonları zirve yaptı; napacaktık biz bu tatil işini???
Her sene erkenden planlarız (satın alırız) biz tatilimizi,  günü gelince de gider yayılırız gül gibi :) Bu sene de Duru doğmadan iki alternatif üzerinden tatili belirlemiştik;
1-Duru ablası gibi halim selim bir bebiş olur, nereye istersek götürür, gül gibi tatilimizi yaparız. Zaten eylül ayında da sıcaklar nispeten azalmış, Duru büyümüş olur...Alalım tatilimizi bir köşede dursun, ortada kalmayalım.
2-Duru huysuz bir bebiş olur, ben gelmem derse de iptal ederiz tatilimizi...

Son bir aydır hep 'bu çocukla tatile gidilir mi?' diye bakıyorum Duru'nun yüzüne, sağ yanımdan gelen cevap 'daha büyüyecek annesi' derken, sol yanımdan da 'otel köşelerinde rezil olacaksınız' sesleri yükseliyordu. Ben de erkenden stres yapmaya başlamıştım. Ve iki çocuk annesi olmanın zorlukları başlıyordu; ya Duru'nun huysuzluklarını sırtlanacak Eylül'e aylardır hayal ettiği tatili sunmaya çalışacaktık ya da Duru'nun düzenini bozmamak için Eylül'ün hevesini kıracaktık...Çocukları paylaşıp, Eylül'le babasını havuza/denize gönderip Duru'yla odada kalmaya da razıyım ama ağlama krizleri başladı mı susturmak için battaniyenin diğer ucundan tutacak birisi lazım...Sonuçta dolu-boş arası dengeyi kuramadım :(

Ne yapacağımızı bilemesek de ne yapamayacağımızı aklımız kesti ve otel rezervasyonunu iptal ettirdik. Sanırım Antalya'ya babanne evine gidip Eylül'ü denize Duru'yu da bebek havuzuna talim ettireceğiz. Ben? Benim zaten tatil beklentim yok, ağlamadan döneyim yeter...